ANA SAYFA     HAKKIMIZDA     MÜZE     ŞEHİTLERİMİZ     DOKÜMAN ARŞİVİ     FOTOĞRAF ARŞİVİ     GEZİ     YAZARLARIMIZ     İLETİŞİM  
 
  Müze  
  1. Dünya savaşı  
  İtilaf Dev. Savaş Planları  
  Ordular  
  Savaşa Girmemiz  
  Komutanlar  
  Çanakkale Savaşı  
  Deniz Savaşları  
  Hava Savaşları  
  Kara Savaşları  
  Cephede Koşullar  
  Gaz Kullanıldı mı?  
  Savaşın Sonuçları  
  Savaşın Etkileri  
  Çanakkale ve Yahudiler  
  Şehitlerimiz  
  Gazilerimiz  
  57. Alay Tarihi  
  Asker Mektupları  
  Anzaklar  
  Arşivlerde Çanakkale  
  Çanakkale Gençlik ve Sporcular  
  Asker İmamlar  

Sitede Ara


 

Kara Savaşları

« Geri   

    Güney Cephesi     Kuzey Cephesi
    Suvla Çıkarması
 

Kuzey Cephesi

   Paylas

ÇANAKKALE CEPHESİ'NDE KUZEY GRUBU SAVAŞLARI

I. Dünya Harbi'nde önemli yeri olan Çanakkale Savaşları, Türk Harb Tarihi için bir destan ve yeni nesiller için inceleme konusu olmuş İtilaf Devletleri açısından da bir bozgunun başlangıcı olmuştur.
İtilaf Devletleri Denizden açma girişiminde başarılı olamadıkları Çanakkale Boğazını Karadan açma teşebbüsünde bulunmuşlardır. Bu girişim Gelibolu Yarımadasının Güney ve Kuzey kısmına çıkartma şeklinde olmuştur.

KARAR AŞAMASI
İtilaf devletleri, son kez giriştikleri 18 Mart 1915 deniz harekatında ummadıkları bir yenilgi almışlar ve Çanakkale Boğazı'nı donanma ile açmak teşebbüsünden vazgeçmişlerdir.

1915'te Çanakkale'nin başarısızca geçilmeye çalışılması kadar ilgi toplayan ve üzerinde tartışılan tek bir harekata iki dünya savaşında da rastlanmadığını söylemek pek yanlış olmaz. Sır Edward Grey şöyle yazıyordu.

"Gelibolu'daki harekat kadar hiçbir şey boyutları bu kadar çarpıtmamış, tarafsız değerlendirme yeteneğini bu denli bozmamış, stratejik değerler duygusunu bu kadar sakat bırakmamıştır!." demiştir.

18 Mart yenilgisinin itilaf devletlerinde bozgun yaratması çok olağan bir durumdur. İngiltere Bahriye Nazırı Churchill İngiliz donanmasının kırılan onuru iade etmek için ısrarla donanma ile tekrar taarruzu istemişse de, General Hamilton ve Harbiye Nazırı Lord Kitchener'in ısrarları sonucu fikrini değiştirmişti.

22 Mart'ta Hamilton'la Robeck arasında Kurmay heyetlerinin üyelerinin de bulunduğu bir konferansta iki karar alındı.

a) Deniz saldırısı yerine kara ordusunun genel saldırısı ile sorunu çözmek.

b) Bu ordunun gelmiş olan ve gelmekte bulunan kuvvetlerini İskenderiye'ye göndermek, orada bir çıkartma gücü hazırlamak.

18 Mart Deniz Zaferi Türk kamuoyunda memnunluk yaratmış olsa da, İtilaf Devletlerinin boğazı geçme hususunda ısrarlı olacağı biliniyordu. Bunun için V.Ordu'yu kurmuştu. 18 Mart Zaferinden sonra bu ordunun komutanlığına Limon Van Sanders atanmıştır. İtilaf Devletleri ordusu Gelibolu Yarımadası'nın Kuzey ve Güneyine çıkartma yapmıştır. Şimdi biz Kuzey Grubuna göz atalım.

ARIBURNU ÇIKARMASI ve 57. ALAY

25 Nisan 1915'te ortalık aydınlanmadan önce ANZAC birlikleri, Birleşik Filonun desteğinde Arıburnu'nun kuzey ve güneyine çıkmaya başladılar. Bu kesimdeki geniş kıyı, karargâhı Maydos'ta bulunan 9 ncu Tümen ve 27 nci Piyade Alayı'nın 2 nci Taburunca savunulmaktaydı. Sabah erken saatlerde 27 nci Piyade Alayının artan bölümü Maydos'taki ordugâhından hareketle Merkeztepe-Kanlısırt hattına kadar ilerlemiş bulunan düşmana taarruz etti.

19 ncu Tümenin 25 Nisan 1915 günü Arıburnu Bölgesindeki harekâtı, gerçekten kendisine özel koşullar altında ve çok cüretkar bir karar ile yapılmıştı. Bütün Çanakkale Cephesinin kaderini yalnız başına omuzlarında taşımak durumunda kalan genç komutan Kurmay Yarbay Mustafa Kemal, hiçbir yerden emir almadan ve bu yolda kendisine verilmiş hiçbir görev de bulunmadığı halde, cephenin genel durumunu da göz önünde bulundurarak gerçek görevini saptamış ve çok kritik bir dönemde Türk savunmasını erken yıkılmak tehlikesinden kurtarmıştı.

5 nci Ordunun genel ihtiyatını oluşturan 19 ncu Tümen'in Komutanı Kurmay Yarbay Mustafa Kemal, kendi insiyatifiyle hareket ederek Süvari bölüğünü önceden Kocaçimentepe- Conkbayırı istikametine gönderdi. 7 nci Dağ Bataryasıyla takviyeli 57 nci Piyade -Alayının emniyet tertibatıyla Bigalı Köyü-Kocaçimentepe-Çonkbayırı yönünde hareket etmesini emretti. Alay saat 09:40'ta, Kocaçimentepe'ye ulaştı. Kısa bir moladan sonra Conkbayırı'na gelindi. Tümen Komutanı Mustafa Kemal, burada 27 nci Piyade Alayının 2 nci Taburundan birkaç erin 261 Rakımlı Tepeden Conkbayırı'na doğru çekilmekte olduğunu ve düşmanın bunları yakından takip ettiğini gördü.

Kurmay Yarbay Mustafa Kemal'in burada karşılaştığı sahne savasın dönüm noktasını oluşturan en önemli anlarından biridir. Tümen komutanı Yarbay Mustafa Kemal durumu yerinde ve bütün ayrıntıları ile görmüş ve anlamıştı. Hiç zaman yitirmeden süratli hareket ederek 57 nci Alayı durdurmadan çok kısa emirlerle taarruza hazırladı. İlk gelen 57 nci Alayın 2 nci Taburunu, Conkbayırı'ndaki öncü bölüğü ile birlikte, kuvvetinin çoğunu birinci hatta kullanarak 261 Rakımlı Tepeye taarruz ettirdi, bağ bataryası su yatağında mevzilendirilerek erkenden ateş desteği sağlandı. Biraz geç kalan 57 nci Alayın 1 nci Taburu, yürüyüş kolundan açılarak 57 nci Alay 2 nci Taburunun soluna yöneltildi. 261 Rakımlı Tepeyi kuşatacak şekilde taarruzlarını hızlandırdı. 57 nci Alayın 3 ncü Taburu ihtiyat olarak ayrıldı ve Conkbayın'nın hemen doğusunda, birinci hat taburlarına yakın mesafede harekete hazır tutuldu.

Düşman filosunun şiddetli bombardımanlarına rağmen, 57 nci Alayın taarruzları hızlı bir gelişme gösteriyor, yüksek araziden coşkuyla kopup gelen Türk hücumları, önüne çıkan düşman gruplarını fazla uğraşmadan silip süpürüyordu

Arıburnu, Kabatepe arasına çıkan düşman, 57 nci Piyade Alayı ve Dağ Bataryası tarafından yapılan şiddetli taarruzlar sonucu kıyıya çekilmekte idi. 57 nci Piyade Alayı düşmanı denize dökmek için iki bölükten başka bütün birlikleri birinci hatta mitralyözler ile birlikte taarruz etmekte İdiler.

19 ncu Tümen Komutanı Yarbay Mustafa Kemal bu taarruzu şöyle değerIendiriyordu:

"Fakat bence bu tabiye durumunda daha önemli bir etken vardır ki o da herkesin öldürmek ve ölmek İçin düşmana atılması, düşmanı çekilmek zorunda bırakmıştır.
Bu öyle sıradan bir taarruz değil, herkesin başarmak veya ölmek azmiyle harekete susamış olduğu bir taarruzdur. Hatta ben, komutanlara verdiğim sözlü emirlere şunları eklemiştim:
Sîze ben taarruz emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman içinde yerimize başka kuvvetler ve komutanlar gelebilir."

57 nci Piyade Alayı Topçu bataryası desteğinde taarruzunu sürdürüyordu. Alay taarruzunu sürdürürken 25 Nisan 1915 tarihinde 1 nci Tabur Komutanı Zeki Bey yaralandı. Bu sırada 27 nci Piyade Alayı erleri Arıburnu sırtının güneyine vardıkları İçin 57 nci Piyade Alayının taarruzunun çabuklaştırılması isteniyordu.

İhtiyatta bulunan 3 ncü Taburdan gelen raporda. Alayın sol yanında bulunan 1 nci Taburdan iki bölüğün süngü süngüye gelinceye kadar taarruz ettiği bildiriliyordu. Erler düşmana 20 metreye kadar yaklaştılar ve çalıların içinde mevzi aldılar. Alay Komutanı taburları takviye etmek suretiyle taarruzlarını sürdürmelerini emretti. 57 nci Piyade Alayının sürekli taarruzları sonunda bir kısım düşman erleri sandallarla gemilere kaçmaya başlamışlardı. 57 nci Piyade Alayı taarruzunu şiddetle sürdürüyor, bütün taburları birinci hatta düşmana saldırıyordu.

Bu Yazı 26685 kere okunmuştur.


Sayfalar 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10
 

 
 

Sitede yayınlanan her türlü yazı, haber, resim, şiir, müzik ve videonun izinsiz kullanılması, yayınlanması yasaktır.

 

Tasarım & Programlama ÜÇBOYUT