ÇANAKKALE'DE RUHLAR
Gurbette geçen yolculuğum üç aya vardı Etrafımı çepeçevre saran sanki duvardı Olmuştu büyük, süslü şehirler bana zindan Dünyayı gözüm görmedi yurt hastalığından.
Döndüm; bu yeşil tablo uzaklarda belirdi: Bir gün vapur aheste Çanakkale’ye girdi. Tuttum, ona hürmet ederek şapkamı elde: Durmuştu o kaç devlete; gaziydi bu belde…
Türk bayrağının ufkuma ilk doğduğu gündü: Maydos’ta ateş külleri halinde göründü. Ben sarhoş olurken Boğaz’ın manzarasından, Bir abide yükseldi ağaçlar arasından.
Baktım, bu, şehitlikte dikilmiş bir anıttı; Daldım… Bu anıt neş’emi bir anda dağıttı: Vaktiyle bu yerlerde ölen gençleri andım, Dağlandı içim, ben de bakarken yaralandım.
Akşamdı. Sararken eriyen dağları sisler, Sandım geliyor eski siperlerden akisler, Canlandı savaş, kan dolu bir perde çekildi. Birden o şehit ruhları karşımda dikildi.
Karşımda dirilmiş, dile gelmiş gibi durdu. Hiç ummadığım bir nefer isyanla kudurdu: - Ben evde ölenlerle bugün bir mi tutuldum? - Ben yurt için öldüm, niye erken unutuldum?
Haklıydı. Ararken utanıp kaçmaya bir yer, Tutmuştu elimden beni bir koç yiğit asker: - Git annemi gör, sor ki perişan mı oğulsuz, - Git, koyma hiç olmazsa onun sırtını çulsuz. - Ver, Tanrı için yoksula bir lokmacık ekmek, - Aç karnına güçtür bu kadar mihneti çekmek…
Yaşlar akadursun bu şikayetle gözümden, Bir genç adam yaklaştı: Vurulmuştu yüzünden, Delmişti temiz alnını kurşun… Yere çöktü, Kanlar sızıyorken yarasından, derdini döktü:
- Hiç yoktu sebep… Cenge sürenler bizi kimdir? - Köylerde kalan bir çocuğum var, ki yetimdir… - Parçaydı canımdan, iki yıllık güneşimdi, - Git bak… O şehit oğlu sürünmekte mi şimdi?
Kalbim eriyip düştü gözümden iki damla, Ben hasbıhal ettim daha dertli bir adamla, meyus dedi: - Jandarmayı buldum düğünümde, - Gittim o sabah askere en zevkli günümde. - Bir haftada bahtım beni Kumkale’ye attı, - Ettikti hücum; dört bir yanı süngü kuşattı, - Dul kaldı karım böyle… Unutmam onu asla..
Ruhlar çekilip gitti; içim doldu bu yasla, Yattım, gece rüyada fakat mahşeri gördüm, Bir harbe sebepsiz atılan Enver’i gördüm; Baktım ki, azaplar çekerek kıvranıyordu, Etrafını sarmıştı alevler, yanıyordu…
NECDET RÜŞDÜ
Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve /
veya temsilcilerine aittir.
Bu şiir 4877 kez okunmuştur.
|