Vur
Ey Türk vur, vatanın bâkirlerine Günahkâr gömleği biçenleri vur. Kemikten taşlarla şarap yerine Şehidler kanını içeni vur! Vur, Güzel âşıklar cenazesinden Kırmızı meş’aller yakanları vur: Şehvetin raksına yetim sesinden Besteler, şarkılar yapanları vur! Vur, katlin o kızıl sapanlarıyla Dünyaya ölümler ekenleri vur: Vur, zulmün o kanlı urganlarıyla Bir kavmi iplere çekenleri vur. Vur, etten, kemikten saraylar kuran O vahşi ruhları ezmek için vur: Dört büyük rüzgâra küller savuran O müerrim elleri kesmek için vur! Vur, sende mukaddes hürriyet için. Dünyanın diktiği bayrak için vur: Her dinin sevdiği adalet için. Her yerde haykıran bir hak için vur! Vur, aşkın ve hakkın zaferi için. Vur, senden bak, dünya bunu istiyor: Vur, yerde bak tarih senin seyircin: Vur, gökten bak Allah sana, “vur!” diyor. Vur, çelik kolların kopana kadar Olanca aşkınla, kuvvetinle vur: Son düşman, son gölge kalana kadar Olanca kininle, şiddetinle vur. Vur, senin darbenden çıkacak ateş İntikam isteyen bir milletindir: Alnında doğacak kırmızı güneş, Bu senin ilâhi hürriyetindir!...
Mehmet Emin YURDAKUL
Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve /
veya temsilcilerine aittir.
Bu şiir 4802 kez okunmuştur.
|